Dün öğretmenler
günü kutlaması tadında olan, Zeynep Sevde ve Taze Kitap yayıncılığın
düzenlediği Çocuk Edebiyatı Muhabbetine dahil oldum. Gittik, gördük heybemizi
doldurduk demiştim instagramdaki postta. Madem öyleyse heybemizdeki ilk kitabı
ele alarak başlayalım anlatmaya.
Hepi Topu Bir
Tekir kitabı Zeynep Sevde tarafından çevirilmiş ve Taze yayıncılığa
kazandırılmış bir kitap. İyiki çevirilmiş, iyiki de Türkiye bu kitaptan yararlanır
hale getirilmiş dedim okuduğumda. Dün itibariyle çokça da konuşuldu, bizim
edebiyatımızda da çocuklar için pek çok şey yapılıyor artık ama bazen hassas ve
önemli konuları göz ardı edebiliyoruz. Çocuklar anlamaz, onlar piremses
kitapları okusunlar, sayı saymayı ve renkleri öğrensinler kafidir gibi mi düşünüyoruz
bilemiyorum. Ya da değerler eğitimi için yazıyoruz ama bağırara bağıra
BÜYÜKLERİNE SAYGILI OL TAMAM MI? Diyoruz çocuğa. Pek düşündürmüyoruz, felsefik
yanını es geçiyoruz. Belki bu kavramları biz de daha tam oturtamadığımızdan,
çocukların kitaplarına dahil edemiyoruz bir türlü. İşte o noktada Hepi Topu Bir
Kedi kitabı bize önemli bir konu sunuyor; bakış açısı ve algılar.
Konu ağır değil
mi? Biz de yetişkinler olarak hayatımızda karşılaşıyoruz da afallıyoruz. Çocuk
ne yapacak edecek de bakış açısı farklılığından ve algılardan bahsedecek, anlayacak.
Bu kitabı öyle güzel okursunuz ki, çocuk hepsini anlar..
Önce içerikten başlayalım. Çok tatlı bir kapağı var bence, yolculuğa ilk adımını atan bir kedi.
Kitap da böyle. Bir uzun yolculuğunda kediyi anlatıyor. Bu kediyi zaman zaman
bir kuş, bir yarasa, bir yılan görüyor. Zaman zaman ise bir fare, bir köpek,
bir kokarca.. Hepsi farklı görüyor Tekir’i. Kimi cılız ve çelimsiz, bir lokmada
ağzına atmalık. Kimi korkunç ve dev, gördüğü anda kaçmalık. Kimi biraz bulanık,
kimi ise karanlık. Sonunda ise tüm bakış açılarının toplamıyla bir Tekir
görünüyor sayfada..Onun , bunun ve şunların gördüğünün toplamı bir Tekir. Ve Tekir
ile bitiriyor kitap, nehir kenarında, kendini görmek için suya bakar iken..
Hayat böyle değil
mi sizce de? Kimi dev koltuğundan bakıyor size, böcek gibi ezmek istiyor. Kimi
arkadaş belliyor, kolunuza giriyor, yaslanıyor. Kimi biraz çekiniyor sizden,
dikkat etme ihtiyacı duyuyor. Kimi kıkır kıkır gülüyor sizinle, yanaklarınızı
sıkıyor. Çünkü hayat böyle, herkes başka görüyor. Çünkü herkes bambaşka
ailelerden, bambaşka kolektif ruhla karşınıza geliyor. Kimi can sıkıyor, kimi
mutlu ediyor. Ama hepsi onların sizi gördüğü pencere. Siz tek başınıza; asi, öfkeli,
uyumlu, çalışkan, beceriksiz, vefalı, duyarlı, ilgisiz, meraklı olabilirsiniz.
Şimdi durun. Bunların hepsi sizin yansımanız. Siz hem hepsi, hem hiç birisiniz.
Şimdi durun. Bunların hepsi sizin yansımanız. Siz hem hepsi, hem hiç birisiniz.
Size söylenen tüm
etiketleri silin. Silin! Peki siz nehir kenarına gidip suya baktığınızda ne görüyorsunuz?
Özünüz ne diyor size? Nasıl sesleniyor? Hangi yönlerde güçlüsünüz? Hangi
yönleri güçlendirmek istiyorsunuz? Neleri seviyorsunuz? Nerede ve kimlerle
mutlu oluyorsunuz? Hayaliniz ne? Nereye varmak istiyorsunuz? Yani siz nasıl
birisiniz?
Yalnız kalın ve
hepsini yanıtlayın. Soruların hepsi içinizde. Uzuuuun süredir sormadıysanız
bulmak için azıcık kurcalamanız gerekir. Ama bulacaksınız. Buluyoruz!
Herkese
sevgilerimle,
Bir Lotus.
Kitabın eğitim amaçlı ve atölyeleştirerek kullanımını
bir sonraki yazıda yazacağım, coming soon.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder